İnsanların bu hususta üç ayrı görüşü vardır. Biz bu görüşleri dörde çıkarıyoruz.
Ancak bu görüş sahipleri kendi aralarında ihtilaf ettiler; bazıları onların yemeleri sadece koklama ve rahatlamadır; ne çiğnerler nede yutarlar. Dediler ki bunların istinad ettikleri bir delilleri yoktur. Diğer bir kısmının görüşü: Yeme içmeleri aynı, insanlar gibi çiğneme ve yutmadır. İşte sahih hadislerin desteklediği ve tanıklık ettiği görüş budur. Onların çiğneyip yuttuklarını şu hadis ispatlamaktadır.
'Şeytan onunla beraber yiyordu. Allah'ın adını anınca karnındakini kustu.'
Buhari'de Ebu Hüreyye (r.a)'dan rivayet edilmiştir.
Ona taharetlenmek için bir kaç taş getirmesini emretti; ve şöyle dedi. 'Bana kemik ile hayvan tersini getirme!' Kemik ve tersi yasaklamasının sırrı ve sebebini Ebu Hureyye sorunca, şöyle buyurdu: 'Çünkü onlar, cinlerin yiyeceğidir. Bana Nusaybin'in cin delegesi geldi; Ne güzel cinlerdi onlar. Benden azık (yemek) istediler. Allah'a uğradıkları her kemik ve hayvan tersinin onlar için birer azık olması için yalvardım.' (Tirmizi)
Yine Tirmizi'nin Sünem'in'de sahih isnadla varit olmuştur.
'Ters ve kemikle taharetlenmeyin, çünkü onlar cin kardeşlerimizin yiyeceğidir.'
Peygamber (s.a.v.) bize şeytanın sol elle yediğini, bizim ona muhalefet etmemizi tenbihlemiştir. Müslim İbn-i Ömer (r.a.)'dan
'Biriniz yemek yediğinde, sağ eliyle yesin, su içtiği zamanda sağ eliyle içsin; çünkü şeytan sol eliyle yer içer.'
Bu hadislerin tümü cinlerin yeyip içtiklerini göstermektedir. Bazıları son hadisi ve benzerlerini mecazi anlama hamlettiler. 'Şeytan sol eliyle yer' kavlini şöyle yorumladılar: Yani sol elle yemeyi şeytan sever. Tıpkı kırmızı renk şeytan süslemesidir, denildiği gibi. Yani kırmızı rengi şeytan insana süsler ve ona davet eder, demektir. Alimlerden bir kısmının görüşü: Bir sözü hakiki anlamına hamletmek mümkün iken, mecazi manaya hamletmenin hiç bir değeri yolu ve yordamı yoktur. Kaynak: M. Âşur