Cin / 5: "Oysa biz, insanların ve cinlerin Allah'a karşı asla yalan söylemeyeceklerini sanmıştık." Rastgele Makale
Esrarengiz Olaylar #3 – Geleceği Uyanıkken Gördüm
12/06/2019 Esrarengiz Olaylar 1652 Okunma 0 Yorum

Esrarengiz Olaylar #3 – Geleceği Uyanıkken Gördüm

Tarih: 13/09/1997
Yer: Ankara
Olayı Yaşayan: Aynur Kaya
Olayın Adı: Geleceği Uyanıkken Gördüm

Yirmi dört yıl önce yaşadığım o acımasız olay, hayatımın ve inançlarımın dönüm noktası oldu...

İlk eşimle beşik kertmesiydik. Daya bebekken ailelerimiz bizim evlenmemize karar vermişler. Almanya'da çalışan sözlüm, Türkiye'ye gelip hemen evlenmemiş gerektiğini söyleyince apar topar düğünümüz yapıldı. Üç gün sonra da Türkiye'den ayrıldık. Geleceğimle ilgili bildiğim tek şey, Almanya'da tahsilime devam edebileceğimdi. Eşimi hiç sevmemiş, nedense ona hiç güvenememiştim. Eşim de evliliğimizin ilk günlerinden itibaren ona formalite gibi gelen evliliğimizi hiç benimsememiş ve okuma iznim dışında bana hiç yardımcı olmamıştı.

Kör topal giden bir evliliğin üç yılını doldurmuştuk. O Sabah uyandığımda içimde garip bir sıkıntı vardı. Havaalanına gitmemiz gerekiyordu. Üç yıldır görmediğim amcamın kızı birkaç hafta kalmak üzere yanımıza geliyordu. Eşimle ilk defa karşılaşacaktı ve evliliğimizin gerçek yüzünü görecekti... Belki de içimdeki anlamsız sıkıntı bundandı...

Havaalanına yaklaştıkça gözlerimin önünde bir hayal belirmeye başladı. Bu hayal yanan bir arabanın görüntüsüydü. Öylesine gerçekti ki, çok etkilenmiştim. Ama hiçbir şeyi paylaşmadığım eşime bunu anlatmanın da bir anlamı yok diye düşündüm.

Kuzenimi karşılayıp eve döndüğümüzde yanan arabanın hayali yok olmuştu ama içimi yakan o garip sıkıntı hala devam ediyordu.

Kuzenimin gelişinin 16. günüydü. Okula yetişmek için acele ediyordum. Eşim odaya girdi ve garip bir ciddiyetle çok önemli bir konu görüşeceğini, bu nedenle bugün okula gitmemem gerektiğini söyleyerek, salonda beklediğini sözlerine ekledi. Giyinip salona girdiğimde ise, eşimin ve kuzenimin ellerinde valizlerle beni beklediğini gördüm. Birden kulaklarım uğuldamaya başladı. Gözlerimin önünde ise o yanan arabanın görüntüsü...

Eşim konuşmaya başladığında sözleri sanki çok uzaktan geliyordu.

'Biz birbirimize aşık olduk. Bir müddet için Almanya'dan uzaklaşıyoruz. İstediğin zaman boşanma davası açabilirsin. Allahaısmarladık.'

dedi...

Kör topal da olsa evliliğimiz bitmişti. Hem de çok acımasız ve onursuzca. Artık yabancı bir ülkede yapayalnızdım. Yüzümü yıkamam için banyoya giderken, günler önce gördüğüm yanan araba hayalini yine görmeye başladım... Zorlukla yatağa uzandım. Kendimde miydim, değil miydim anlayamıyordum. Aradan saatler geçmiş gece olmuştu. Yatağın içinde kıpırdayamıyordum. Sanki felç geçirmiştim... Birden odanın içi loş bir ışıkla aydınlandı. O loş ışığın içinden eşimin ve kuzenimin yanmış görüntüleri belirdi! İşte o anda onları sonsuza kadar kaybettiğimi anladım. Yataktan doğrulduğumda odada ne o esrarengiz loş ışık ne de görüntü vardı. Sanki tonlarca taşın altında kalmıştım. Son bir gayretle yataktan kalkıp Türkiye'yi aradım. Aileme eşimin ve kuzenimin birlikte gidişlerini anlatıp ağabeyimin hemen yanıma gelmesi gerektiğini söyledim.

Telefonu kapattık sonra kendimi daha iyi hissetmeye başladım. Pencerenin önüne geçip aydınlanmaya başlayan geceyi seyrediyordum. Polis arabasının bizim sitenin önünde durduğunu fark ettim. Kapıya doğru giderken her şeye rağmen yaşadığım bu olayların rüya olması için dua ediyordum.

Arabamızın plakasından tespit edilen adresimize gelen polisler eşimin ve yanındaki kadının İsçivre sınırı yakınlarında aşırı hız nedeniyle bloklara çarparak trafik kazası geçirdiklerini, kaza neticesinde ise yanarak öldüklerini söylediler!

O anda hayatımın ruhsal gerçeğiyle  karşı karşıya olduğumu anladım...

Sanki bana görünmeyen bir alemin kapıları açılmıştı...

Yorum Yaz
Yorum yazabilmek için lütfen kayıt olun yada giriş yapın
FORUM SON KONULAR
FORUM SON YORUMLAR
EN SON ÜYE OLANLAR