1. Kendinden Geçme Yöntemi: Bu yöntem ile ruhları çağırdığını iddia eden kişi, gözlerini yumar ve bulunduğu ortamdan manen ayrılmaya çalışır. Kısa ve uzun bir müddet sonra yüzünde gülümseyen, kederlenen veya alın ekşiten hareketler meydana gelir ve kendi alışmış sesinin dışında bir sesle selam verir. Bu hareketler veya bu çeşit konuşmalar ruhun geldiğini gösterir ve artık ruhsal oturum başlamıştır. O kişinin bedeninden de bel kısmı ince olan narin cisimler çıkar ve gelen ruh ruhun bedeni olduğunu iddia eder.
2. Hipnotizma Yöntemi: Bu yöntemde aracı uyuyuncaya kadar hipnotize edilir. Aracı uyuyunca hipnotize eden ona kendi sesinden başka bir ses işitmeyecek derecede derin bir uyku halini alıncaya kadar normal uyku aşamasından daha derin bir aşamaya geçmesini söyler ve istenmeyen ruhiann oturuma müdahalelerini engellemek üzere bir takım dualar okunduktan sonra ruhlar arasından belirli bir ruh çağırması için emir verildiğinde bu emirleri yerine getirir.
3. Mendil Yöntemi: Bu metotta, ruhları çağırdığını iddia eden kişi, bakışını cam bir küreye veya içinde su bulunan ve üzerinde batmayan küçük bir yağ kütlesi bulunan su bardağına odaklaştırır. Akabinde, ruhları çağırdığını ileri süren kişi ruhiann geldiğini gösteren bir takım hareketlerde ve imalarda bulunur. Gelen ruha selam verir ve soru cevap ~ faslı başlar. Ruh çağırdığını iddia eden kişi zaman zaman kendisinin yerine cam küreye veya su bardağına gözlerini kırpmadan bakacak ergenlik çağına ulaşmamış bir erkek veya kız çocuk görevlendirir ve ruh çağıran kişi de oturumu idare eder.
4. Alfabe Harfleri ve Hareket Eden Fincan Yöntemi: Bu yöntem şöyle özetlenebilir. Ruh çağıran kişi, üzerinde alfabe harflerinin daire şeklinde yazılı olduğu büyük bir kağıt hazırlar, bu dairenin ortasına ters çevrili küçük bir fincan yerleştirir, şahadet parmağını bu ters çevrili fincanın taban kısmına dokundurur ve dualar okumaya başlar. Bir süre sonra el kaslarının (hareketi) neticesinde fincan harflere doğru hareket eder ve sonunda kelime ve cümleler oluşturmak üzere bu harfler toplanır.
5. Sehpa 'Terbize' 1 Yöntemiyle Ruhları Çağırmak: Bu yöntemde, ruh çağıran kişi ellerini küçük sehpanın üzerine koyar, sonra bazı dualar okur ve sehpa hareket etmeye başlar. Bu hareket ruhun geldiğinin işaretidir. Bundan sonra da soru-cevap faslı başlar. Ruh çağırıcı sehpanın sağa doğru hareketinin 'evet', sola doğru hareketinin 'hayır', hareketsizliğinin 'cevap yok' anlamına geldiğini bildirmesinden sonra oturum yönetilir. Ayrıca ruh çağırıcı, bazen kendi yerine sehpayı hareket ettirmesi için ergenlik çağına ulaşmamış kişilerden yardım talebinde bulunur.
6. Masanın Üzerinde Ses Çıkarma Yöntemi: Bu yöntemde ruh çağıran kişi, yanındakilerle birlikte sakin bir hava ve loş ışıklar altında yuvarlak bir masanın etrafında ellerini birbirine geçirmek suretiyle oturur ve yanındaki kişilerin konsantre olmaları ve çağrılacak ruhun suretini zihinlerinde canlandırmaları gerektiğini bildirir. Kısa veya uzun bir müddet sonra masadan ruhun gelişini bildiren sesler gelmeye başlar. Tek bir seslenişin 'evet', iki kez tekrar edilişinin ' hayır' ve ses gelmeyişinin 'cevap yok' anlamında olduğu v.s. gibi, konunun anlaşılması için genel kurallar açıklandıktan sonra sorular ve cevaplar başlar.
7. Dans ve Müzikle Ruhları Çağırma Yöntemi 'ezzar'': Bu yöntemde dansöz oynatılır, davullar, defter çalınır ve kuvvetli bir şeki de vücutlar hareket eder, tütsü yakılır, başlar döner, irade ve idrak kaybolur. Kişiyi takrik eden çeşitli etkileyicilerle dolu bu ortamda ruh çağıran kişiden, ruhun gelmiş olduğunun işareti gelir.
8. Sepet Kullanarak Ruhları Çağırma: Özetle, sepetin içine bir kalem konur, ruh çağıran kişi tarafından el ayalarının üzerinde taşınır ve eller yatay bir şekilde öne doğru uzatılır. Sepeti taşıyan kişi bazı dualar okuduktan sonra ellerinde ağırlık ve sarsıntı hisseder. Sepette hareketlilik belirir ve daha sonra kalem, altına konan kağıda yazmaya başlar.
Bu sayılan yöntemlerin dışında ruh çağırdığını iddia eden kişilerin izlediği sayılamaya ak kadar pek çok yöntem vardır. Ancak, gerek belirtilen ve gerekse belirtilmeyen yöntemler vasıtasıyla ruhları çağırma iddiasının sıhhati konusunda şüpheli ve zayıf noktalar yer almaktadır.
Ruhun Gelişinin Hakikati :
Ne Yüce Allah'ın kitabında, ne de O'nun Resulü olan Hz. Muhammed {SAV)'in sünnetinde dua veya Kur'an'dan ayetlerle veyahut ta başka bir usülle ruh çağırmanın mümkün olduğunu gösteren herhangi bir işaret vardır. Ancak dini açıdan sabit olan bir şey var ki, o da; bedenin ölümünden sonra ruhların ölümsüz olduğudur ve bu ruhlar bizim davetimizin dışında uyurken veya uyanıkken insanları ziyaret eder ve verilen selamı işitip karşılık verirler. İnsanların onları diledikleri zaman çağırıp ve diledikleri yerde hizmetlerinde kullanabilecekleri yolunda onların insanlara boyun eğdikleri dini açıdan sabit değildir. O halde ruhlar, cesedden ayrıldıkları andan itibaren maddi dünyamızda alışılmışın dışında yeni kanun ve kurallara bağlı oldukları yeni bir aleme, 'Berzah' alemine girerler. Bu konuda Allah (cc.) şöyle buyurur. 'Önlerinde ta diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır. ' 2 Berzah iki şey arasındaki engel (sınır)dır. Şeriatte ruhları çağırmanın -mümkün olduğunu gösteren herhangi bir delil bulunmamasına rağmen, yine de ruhları çağırmanın imkansızlığı düşüncesini destekleyen hususJar söz konusudur. Dini kurallara göre berzah aleminde sorgu-sual, azap ve nimet vardır. Ölünün kabirde sorgulanması hususu, akli olarak da imkan dahilinde olan bir durumdur. Bu konu hakkında hem Kur an-ı Kerim'de hem de Hz. Peygamber'in sünnetinde deliller vardır. Alimlerin çoğunluğu da bu konuda aynı görüşü paylaşmaktadırlar. Dolayısıyla bunlara inanmak gerekir.